Ülkemiz birçok
kültür bitkisinin ve Kültür'e alınabilir mantar türünün rahatlıkla
yetişebileceği iklim kuşağında bulunmaktadır. Bu polikültür yapı ülkemiz için
gurur kaynağı durumundadır. Sadece Yabani mantarlar değil kültür
mantarların yetiştirilmesinde de diğer Ülkelere kıyasla avantaja sahibiz. Her
fırsatta diğer dünya ülkeleri ile kıyaslanmaya gidilmekte ve "gıda
yönünden kendine yetebilen ülkeler" grubu içinde yer aldığı kıvançla
belirtilmektedir. Gelin bu avantajı birlikte değerlendirelim.
Ülkemizin ve Dünya'nın
daha yıllarca besin ihtiyacı geleneksel zirai yöntemlerle giderilebilir ancak,
dünya nüfusunun artışı ile birlikte protein ihtiyacı da artış göstermekte,
ayrıca ne sentetik bileşimlerden ne de yeraltı kaynaklarının başkalaşımından
yeterli protein sağlanamamaktadır.
Yeryüzünde her yıl 3,5
milyar tondan fazla tarımsal yan ürünler (artık materyal) meydana gelmekte ve
bunların çok az bir kısmı hayvan yemi olarak değerlendirilirken çoğu
yakılarak doğal enerji kaybına yol açılmakta veya atılarak biyolojik denge
tehdit edilmektedir. Bu gibi davranışlar tamamen dünyamızı kirletmekte ve
çocuklarımızın geleceği açısından risk teşkil etmektedir. Tarımsal
- orman orijinli yan ürünlerin ham materyal olarak kullanılması ile birlikte,
kaynaklar maksimum seviyede köylünün aleyhine israf edilmekte, dolayısıyla
harcanan atık materyallerin geriye en yüksek geliri getirecek şekilde
dönmesi imkânsız hale gelmektedir. Oysaki Kayın mantarı ham materyali olarak
değerlendirilebilecek materyaller ziyan edilmekte. Bu sebeple, yüzyılımızın
insanı beslenme, kayıpları en aza indirgeyerek bitki üretimini optimum seviyeye
ulaştırma, artık materyallerin ortadan kaldırılması... Vb. problemlere çözüm
bulmaya çalışmaktadır. Bilhassa son iki husus, artık materyallerin yeniden
işlenerek kullanılmasını gerektirmiştir. Böylece, ilk defa "artık
materyallerden besin elde edilmesi" fikri giderek benimsenmiş ve bilim
adamlarınca tarımsal ve endüstriyel yan ürünlerin ekonomik öneminin
arttırılabileceği açıklanmıştır. Bu hususta Kayın mantar üretimi mükemmel bir
örnek teşkil edecektir.
Ekolojik istekleri
yönünden büyük değişkenlik gösteren heterotrof ve klorofilsiz bir organizma
olan, geçmişi milattan öncesine uzanan daha ziyade dini ve tedavi amaçlı olarak
kullanılmakta iken mantarların gıda değerinin ilk defa M. S. 533 - 544
tarihleri arasında Çin'de kabul edildiği, ancak kültüre alınmasına ilişkin ilk
bilgilerin Fransa'ya ait olduğu bilinmektedir. 14. Louis zamanında inşaatlarda
kullanılan taş ve kireç ocaklarında, bilhassa Paris ve civarında mantar
yetiştirilmekte idi. Fransız yetiştiricilik metodu 1731'de bilim adamı Miller
vasıtası ile İngiltere'de yayılmaya başladı. 1800 yılına kadar açık havada
"kompost sırtlarında üretilen mantarlar bu tarihten sonra, ilk defa 1810
yılında bir kireç ocağında ve Fransız Chambry adlı araştırıcının
öncülüğünde düz yataklarda yetiştirilmeye başlanmıştır. Yetiştiricilikte düz
yatakların kullanılması o tarihe kadar yapılan en önemli gelişmedir. Ancak
mantar yetiştiriciliğinin gelişmesine etki eden esas faktör "misel üretimi
tekniğinin değişmesidir. Fransız araştırıcılar "Constantin ve Matruchof'un
Agaricus bisporus'dan saf "ana kültür”ünü elde etme başarısından hemen
sonra 1902'de Ferguson, sporların çimlenmesi ile ilgili çalışmalarını
yayınlamıştır. 1905 yılında ise Duggar, "doku kültürü" yöntemi ile
karpofor'dan Miselyum elde etmenin mümkün olduğunu açıklamıştır. Bundan bir
süre sonra kurulan "American Spawn Companies" ve "French
Institut Pasteur"ün faaliyete geçmesi ile ilk milletlerarası saf "ana
kültür" pazarı oluşmuştur. Bu gelişmeler, üreticilerin hasattan önce ne
tip bir mantar elde edecekleri hususundaki endişeleri yok etmiştir. Böylece,
yetiştiricilikte hastalıktan arî, saf "ana kültür" kullanımı ile iş
risk'i asgariye indirilmiş bir üretim dönemi başlamıştır.
Uzun yıllardan beri
günümüze kadar sevilerek tüketilen bir besin kaynağı olan Kayın mantarlarının
doğal ortamdan izole edilerek artık materyaller üzerinde kültüre alınması ise o
kadar eski değildir. Bu mantarların yetiştiriciliğine ilişkin ilk kayıt 20.
yüzyılda bilim adamı Falck'a aittir.
Bununla beraber, M. S.
30'lu yıllarda ya da daha önce Kayın Mantarı’nın ormanda devrilmiş ağaçlar
üzerinde kendiliğinden saprofit olarak yetiştiği Çin'de bilinmekte idi. O
tarihlerden günümüze kadar "Gök çiçeği" ya da "Çin çiçeği"
adı ile sevilerek tüketilen Kayın mantarlarının, Çin'de
"Tang"hanedanı'nın sarayında başlıca yemek olduğu belirtilmektedir.
Ilıman iklim
bölgelerinde yaygın olarak tabiatta kendiliğinden meydana gelen ve odun
tahripçisi saprofit bir mantar olan Kayın mantarı Kummer'un yüksek funguslar
arasında biyolojik çalışmalarda uygun bir araştırma objesi olarak
kullanılabileceğini keşfederek bu mantarın ekonomik potansiyeline dikkatleri
çeken Falck, bilhassa substrat olarak kök kütüklerini kullanmıştır. Daha sonra
Lohwag, 1951'de Kayın mantarını talaş karışımı üzerinde yetiştirmeyi
başarmasına rağmen onun yetiştirme tekniği ilk defa 1958 yılında Block
tarafından rapor edilmiştir. Kayın mantarı yetiştiriciliğinde substrat olarak
hububat saplarının kullanımı ile ticarî üretim dönemi
başlamıştır. Bugün Kayın mantarı üretiminin en yaygın olduğu ülke olan
Japonya'da dahi ticarî üretim 1964'densonra başlamıştır. Yapraklı ağaçların kök
kütükleri üzerinde Kayın mantarı üretiminin mümkün olduğu 1917'de Falck
tarafından açıklandığında, Günümüzde halen geçerli olan bu yöntemle üretimin yanı
sıra çevre kirliliğine neden olan artıkların ekonomiye kazandırılacağı ve
bilhassa kesilmiş ağaç kütüklerinin toprak içinde kalan kısımlarının
çürütülmesi amacı ile kullanılabileceği daha o zamandan tahmin edilebiliyordu. Zira
orman ekosisteminin bir parçası olarak kabul edilen bir kısmı mikorizal,
diğer bir kısmı muhtelif ağaç türleri ile simbiotik olarak ya cansız ağaç
kütükleri üzerinde ya da tarımsal - orman artık materyalleri üzerinde yaşayan
yenilebilir mantarlar içinde Kayın mantarı, kantite ve ekonomik bakımdan en
önemli tabiat ürünü olan orman ağaçlarına arız olarak odunun özellikle
lignin'ini çözerek, henüz tam olarak bilinmeyen biyolojik bozulmalara yardım
eden ve bu suretle ağacın çürümesine sebep olan bir mantar türüdür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sağlıklı İletişim Kurabilmek İçin Gönderdiğiniz Maillerinize Lütfen Telefon Numaranızı Mutlaka Yazınız. Zira Telefon Numarası Belirtilmeyen Mesajlara Cevap Verilmeyecektir.